Kişilik Bozuklukları resmi

Kişilik Bozuklukları

Size Kişilik Bozuklukları hakkında bilgi vermekten memnuniyet duyarım.


Kişilik Bozuklukları Nedir?

Kişilik bozuklukları, kişinin düşünme, hissetme, diğer insanlarla ilişki kurma ve davranış biçimlerinde, kültürel beklentilerden belirgin şekilde sapan, kalıcı ve esnek olmayan kalıplardır. Bu kalıplar genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik döneminde ortaya çıkar, zaman içinde sabittir ve kişide belirgin sıkıntıya veya işlevsellik bozukluğuna yol açar.

Sağlıklı bir kişilik, değişen durumlara uyum sağlayabilme, esneklik gösterebilme ve çevresindekilerle işlevsel ilişkiler kurabilme yeteneğini içerir. Kişilik bozukluğu olan kişilerde ise bu esneklik ve uyum yeteneği sınırlıdır. Bu durum, kişinin kendisi ve diğerleri hakkında sahip olduğu inançları, duygusal tepkilerini, kişilerarası ilişkilerini ve dürtü kontrolünü olumsuz etkiler.


Kişilik Bozukluklarının Ortak Özellikleri

  • Süreklilik: Belirtiler genellikle ergenlik veya erken yetişkinlik döneminde başlar ve yetişkinlik boyunca devam eder.
  • Yaygınlık: Kişinin hayatının birçok alanını (ilişkiler, iş, eğitim, kişisel yaşam) etkiler.
  • Esnek Olmama: Kişi, farklı durumlara uyum sağlamakta zorlanır ve genellikle aynı tepki kalıplarını sergiler.
  • Benliğe Uyumlu (Egosintonik): Kişi genellikle davranışlarının veya düşünce kalıplarının sorunlu olduğunun farkında değildir veya bunu bir sorun olarak görmez. Sorunu başkalarında veya dış koşullarda arar. Bu durum, tedaviye direnci artırabilir.
  • Belirgin Sıkıntı veya İşlevsellikte Bozulma: Kişinin kendisi veya çevresindeki kişiler için önemli sıkıntılara yol açar ve sosyal, mesleki veya diğer önemli alanlarda işlevselliği bozar.

Kişilik Bozukluklarının Sınıflandırılması (DSM-5'e Göre)

Kişilik bozuklukları, benzer özelliklere sahip olmalarına göre üç ana kümeye (küme A, B, C) ayrılır.

Küme A: Tuhaf veya Eksantrik (Garip) Davranışlar

Bu kümedeki kişiler, sosyal olarak tuhaf, çekingen veya şüpheci davranışlar sergilerler.

  1. Paranoid Kişilik Bozukluğu: Başkalarına karşı yaygın bir güvensizlik ve şüphecilik. Başkalarının niyetlerinin kötü olduğu düşüncesi hâkimdir. İhanete uğrayacaklarından veya kullanılacaklarından korkarlar.
  2. Şizoid Kişilik Bozukluğu: Sosyal ilişkilerden kopukluk ve kişilerarası ilişkilerde sınırlı duygusal ifade. Yakın ilişki kurma isteği yoktur, yalnızlığı tercih ederler. Başkalarının övgü veya eleştirilerine kayıtsızdırlar.
  3. Şizotipal Kişilik Bozukluğu: Yakın ilişkilerde rahatsızlık, bilişsel veya algısal çarpıtmalar ve davranışsal tuhaflıklar. Büyülü düşünce, olağandışı algısal deneyimler ve garip inançlar görülebilir. Sosyal anksiyete yaşarlar.

Küme B: Dramatik, Duygusal veya Düzensiz Davranışlar

Bu kümedeki kişiler, duygularını abartılı ifade etme, dürtüsellik ve kişilerarası ilişkilerde karmaşa ile karakterizedir.

  1. Antisosyal Kişilik Bozukluğu: Başkalarının haklarını önemsememe ve ihlal etme. Genellikle 15 yaşından önce başlayan ve yasalara, ahlaki kurallara uymama, aldatıcılık, dürtüsellik, sorumsuzluk, saldırganlık ve pişmanlık duymama ile karakterizedir. Halk arasında bazen "sosyopat" veya "psikopat" terimleriyle ilişkilendirilir.
  2. Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu: İlişkilerde, benlik algısında ve duygudurumda istikrarsızlık, belirgin dürtüsellik. Terk edilme korkusu, yoğun öfke, kronik boşluk hissi, kendine zarar verme davranışları veya intihar düşünceleri sık görülür. İlişkilerde idealize etme ve değersizleştirme arasında hızla gidip gelme yaşarlar.
  3. Histriyonik Kişilik Bozukluğu: Aşırı duygusallık ve dikkat çekme ihtiyacı. Başkalarının ilgisini çekmek için sürekli dramatize etme, baştan çıkarıcı davranışlar sergileme, yüzeysel duygular.
  4. Narsisistik Kişilik Bozukluğu: Büyüklenmeci bir benlik algısı, hayranlık ihtiyacı ve empati eksikliği. Kendilerini özel ve üstün görürler, başkalarını kullanma eğilimindedirler. Eleştiriye aşırı hassastırlar ve öfkelenebilirler.

Küme C: Kaygılı veya Korkulu Davranışlar

Bu kümedeki kişiler, kaygı, korku ve güvensizlik duygularıyla karakterizedir.

  1. Çekingen (Kaçıngan) Kişilik Bozukluğu: Yetersizlik hissi, olumsuz değerlendirilme korkusu ve sosyal ortamlardan kaçınma. Eleştirilme veya reddedilme endişesiyle yakın ilişkilerden kaçınırlar. Sosyal olarak çekingen ve utangaçtırlar.
  2. Bağımlı Kişilik Bozukluğu: Aşırı bakım görme ihtiyacı ve başkalarına bağımlılık. Kendi kararlarını vermekte zorlanırlar, sorumluluk almaktan kaçınırlar ve tek başına kalmaktan korkarlar.
  3. Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu: Düzen, mükemmeliyetçilik, zihinsel ve kişilerarası kontrol ihtiyacı. Esneklik, açıklık ve etkinlikten vazgeçme pahasına aşırı düzenlilik ve kontrol peşindedirler. İşleri delege etmekte zorlanırlar ve vicdanlıdırlar. (Obsesif-Kompulsif Bozukluk'tan farklıdır; bu bir anksiyete bozukluğudur ve kişi davranışlarının anlamsız olduğunu bilir.)

Kişilik Bozukluklarının Nedenleri Nelerdir?

Kişilik bozukluklarının tek bir nedeni yoktur; genellikle genetik, biyolojik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir:

  • Genetik Yatkınlık: Ailede kişilik bozukluğu veya diğer ruhsal hastalık öyküsü olan kişilerde riskin daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Bazı kişilik özelliklerinin genetik bir temeli olabilir.
  • Beyin Yapısı ve Kimyası: Beynin dürtü kontrolü, duygu düzenlemesi ve korku tepkilerinden sorumlu bölgelerindeki farklılıklar veya nörotransmitter (serotonin, dopamin) dengesizlikleri rol oynayabilir.
  • Çocukluk Travmaları ve Deneyimleri: Çocuklukta yaşanan istismar (fiziksel, duygusal, cinsel), ihmal, terk edilme, tutarsız ebeveynlik veya travmatik olaylar kişilik bozukluklarının gelişiminde önemli bir risk faktörüdür.
  • Ebeveyn Tutumları ve Bağlanma Stilleri: Güvenli olmayan bağlanma stilleri, aşırı koruyucu veya eleştirel ebeveyn tutumları, sağlıklı bir kişilik gelişimini engelleyebilir.
  • Mizaç: Bazı çocuklar doğuştan belirli kişilik özelliklerine veya mizaca sahip olabilirler, bu da onları belirli kişilik bozukluklarına daha yatkın hale getirebilir.

Kişilik Bozukluklarının Tedavisi

Kişilik bozukluklarının tedavisi genellikle uzun soluklu ve zorlu bir süreçtir, çünkü kişi genellikle davranışlarının sorunlu olduğunu kabul etmez. Ancak doğru ve istikrarlı bir tedavi ile belirtiler yönetilebilir ve kişinin yaşam kalitesi artırılabilir.

  • Psikoterapi (Konuşma Terapisi): Kişilik bozukluklarının tedavisinde en etkili yöntemdir.

    • Diyalektik Davranışçı Terapi (DDT): Özellikle Borderline Kişilik Bozukluğu tedavisinde çok etkilidir. Duygu düzenleme, stresle başa çıkma, kişilerarası becerileri geliştirme ve dürtüselliği azaltma üzerine odaklanır.
    • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Kişinin düşünce kalıplarını, inançlarını ve davranışlarını tanıyıp değiştirmesine yardımcı olur.
    • Şema Terapi: Erken dönemde oluşan, kişinin hayatını derinden etkileyen ve disfonksiyonel şemaları (kalıpları) hedef alır. Kronik kişilik bozuklukları için etkili bir yaklaşımdır.
    • Psikodinamik Terapi: Kişinin geçmiş deneyimlerinin ve bilinçdışı çatışmalarının bugünkü davranış ve ilişki kalıplarını nasıl etkilediğini anlamaya çalışır.
    • Grup Terapisi: Diğer insanlarla etkileşim kurma ve sosyal becerileri geliştirme fırsatı sunar.
  • İlaç Tedavisi: Kişilik bozukluklarının kendisini doğrudan tedavi eden bir ilaç yoktur. Ancak eşlik eden belirtileri (depresyon, anksiyete, öfke, dürtüsellik, psikotik belirtiler) hafifletmek için ilaçlar kullanılabilir:

    • Antidepresanlar: Depresyon veya anksiyete belirtileri için.
    • Duygu Durum Düzenleyiciler: Duygu durum dalgalanmaları ve dürtüsellik için.
    • Antipsikotikler: Paranoya, sanrılar veya şiddetli öfke gibi belirtiler için düşük dozlarda kullanılabilir.
    • Anksiyolitikler: Şiddetli kaygı için kısa süreli kullanılabilir.
  • Destekleyici Yaklaşımlar:

    • Psikoeğitim: Kişinin ve ailesinin bozukluk hakkında bilgi edinmesi, belirtileri tanıması ve başa çıkma stratejilerini öğrenmesi.
    • Yaşam Tarzı Düzenlemeleri: Düzenli uyku, sağlıklı beslenme, egzersiz, stres yönetimi, alkol ve madde kullanımından kaçınma.
    • Sosyal Destek: Aile ve arkadaşların desteği, iyileşme sürecinde önemlidir.

Kişilik bozuklukları tanısı konan bireylerin, belirtileri ve yaşam kalitelerini yönetmek için uzun süreli ve kararlı bir tedavi sürecine girmeleri önemlidir. Eğer kendinizde veya çevrenizdeki birinde kişilik bozukluğuna işaret eden belirtiler gözlemliyorsanız, bir psikiyatrist veya klinik psikologdan profesyonel yardım almanız büyük önem taşır.

Hemen ara Whatsapp ara